Almanya’da seçimleri kazanan Friedrich Merz liderliğindeki muhafazakâr CDU/CSU ittifakı ve Sosyal Demokrat Parti (SPD), koalisyon hükümeti kurma sürecinde ilk aşamayı tamamladı. Taraflar, yasadışı göçle mücadele, sanayiye destek ve ekonomik büyümeyi artırma konularında ortak bir zemin oluşturduklarını açıkladı.
Almanya’da Koalisyon İçin İlk Adım Atıldı, Göç ve Ekonomi Öncelikli Konular
Başbakan adayı Merz, koalisyonu Paskalya’ya kadar, yani 20 Nisan’a dek tamamlamayı hedeflediğini belirtti. Avrupa’nın, Donald Trump liderliğindeki ABD’nin artık güvenilir bir müttefik olarak görülmediği bir dönemde, Rusya karşısında kendi güvenliğini sağlamak için harekete geçmesi gerektiğini vurguladı.
Koalisyon görüşmeleri hızla ilerlerken, önümüzdeki hafta parlamentoya sunulacak olan Almanya’nın borçlanma limitlerini gevşetmeye yönelik yasa tasarısı da gündemin en önemli başlıklarından biri olacak. Bu düzenleme, Avrupa’nın en büyük ekonomisini yeniden canlandırmayı ve askeri harcamaları artırmayı amaçlıyor.
Merz, özellikle Almanya’nın savunma bütçesinde acil bir artış gerektiğini belirterek, Bundeswehr’in (Alman ordusu) finansmanının büyük önem taşıdığını ifade etti.
Göç Politikalarında Sertleşme
Almanya’da hükümetler genellikle iki aşamalı bir süreçle kuruluyor. Önce taraflar ön görüşmeler yapıyor, ardından resmi koalisyon müzakerelerine geçiliyor. CDU/CSU ve SPD, seçim sürecinde sert tartışmalar yaşadıktan sonra özellikle göç ve sosyal yardımlar konusunda uzlaşmaya vardı.
Merz, yasa dışı göçle mücadele için daha sıkı önlemler alınacağını duyurdu. Avrupa Birliği üyesi ülkelerle koordineli olarak Almanya’nın ortak sınırlarında daha fazla göçmeni geri çevireceklerini ve ilk günden itibaren sınır kontrollerini artıracaklarını açıkladı. Almanya’nın ekonomik büyüme oranını yüzde 1 ila 2 seviyesine çıkarmayı hedeflediklerini belirten Merz, işletmeler için enerji maliyetlerinin de düşürülmesi gerektiğini ifade etti.
SPD Eş Başkanı Lars Klingbeil, Almanya’nın göç konusunda daha fazla başarı hikayesine ihtiyacı olduğunu ancak aynı zamanda yasa dışı göçü azaltmaları gerektiğini söyledi. Bavyera Eyalet Başbakanı ve Merz’in müttefiki Markus Söder ise sosyal yardım reformları yapılacağını, çalışabilir durumda olup çalışmayan kişilere verilen desteklerin gözden geçirileceğini belirtti.
Ekonomik Reformlar ve Yeşillerin Desteği
Almanya ekonomisi son iki yıldır küçülüyor ve otomotiv sektörü ciddi zorluklarla karşı karşıya. Ortak koalisyon politikası kapsamında, elektrikli araç sektörüne destek verileceği ve otomobil üreticilerinin CO2 emisyon sınırlarını aşmaları halinde ceza almalarının önleneceği açıklandı.
Önümüzdeki hafta parlamento, 500 milyar euroluk altyapı fonu ve borçlanma kurallarında değişiklik içeren yasa tasarısını tartışmaya başlayacak. Mevcut parlamentonun 18 Mart’ta bu konuda oylama yapması planlanıyor. Ancak, aşırı sağcı AfD ve radikal sol milletvekillerinin parlamentodaki sayılarının artması nedeniyle bu düzenlemelerin engellenme ihtimali bulunuyor.
Bu reformlar, Almanya’nın geleneksel mali disiplin yaklaşımında büyük bir değişiklik anlamına geliyor. 2008 küresel mali krizinin ardından getirilen sıkı bütçe kurallarının artık güncelliğini yitirdiğini savunan birçok kişi, bu adımı gereklilik olarak görüyor.
Merz ve SPD, bu değişiklikleri geçirebilmek için Yeşiller Partisi’nin desteğine ihtiyaç duyuyor. Ancak Yeşiller liderleri, müzakerelerin henüz uzlaşmaya varılacak noktada olmadığını belirtti. Yeşiller’in eş başkanı Franziska Brantner, koalisyon ortaklarının seçim vaatlerini finanse etmek için kaynak yaratmaya çalıştıklarını ve bu süreçten endişe duyduklarını ifade etti.
Önümüzdeki hafta, Yeşiller ile yapılacak görüşmelerin Almanya’nın yeni hükümetinin kaderini belirlemesi bekleniyor.
