Kanada’daki iktidar partisi Liberal Parti, Pazar günü Justin Trudeau’nun yerine geçecek yeni parti liderini ve ülkenin başbakanını açıklayacak. Bu değişim, Kanada’nın ekonomisini derinden etkileyebilecek ABD ile yaşanan ticaret savaşı devam ederken gerçekleşiyor.
Kanada’da Trudeau’nun Halefi Açıklanıyor, Ticaret Savaşı Gölgesinde Yeni Dönem
Yeni başbakanın, ABD Başkanı Donald Trump ile ticaret müzakerelerini yürütmesi gerekecek ve muhtemelen yakında yapılacak genel seçimlerde Muhafazakâr Parti ile mücadele edecek.
Trudeau, Ocak ayında görevinden ayrılacağını duyurmuştu. On yılı aşkın süredir ülkeyi yöneten Trudeau’nun popülaritesi hızla düşmüş ve Liberal Parti’nin hızlı bir şekilde yeni liderini belirleme sürecine girmesine neden olmuştu.
Liberal Parti liderliği için yarışan isimler arasında en güçlü aday olarak eski Merkez Bankası Başkanı Mark Carney öne çıkıyor. Parti üyeleri ve bağış toplama çalışmaları açısından en fazla desteği alan Carney, şu ana kadar Trudeau’nun kabinesindeki bakanların üçte ikisinin desteğini almış durumda.
Şubat ayı sonunda yapılan bir ankete göre, Carney Liberal Parti üyeleri arasında yüzde 43’lük bir destek oranına sahipken, en yakın rakibi olan eski Maliye Bakanı Chrystia Freeland yüzde 31 destek aldı. Freeland, Trump yönetimi ile önceki müzakerelerde deneyimli olduğunu vurgulasa da, uzun yıllar Trudeau’nun en sadık destekçilerinden biri olması nedeniyle ondan ayrışmakta zorlanıyor.
Carney’in liderliği kazanması halinde, siyasi geçmişi olmayan bir ismin ilk kez Kanada başbakanı olarak göreve gelmesi bekleniyor. Daha önce Kanada ve İngiltere Merkez Bankalarının başkanlığını yapmış olan Carney, bu deneyiminin Trump ile müzakerelerde kendisine avantaj sağlayacağını düşünüyor.
Yaklaşık 400 bin Liberal Parti üyesi, yeni lideri belirlemek için oy kullandı. İlk tur sonuçlarının Pazar günü akşam saatlerinde açıklanması bekleniyor.
Carney, seçim kampanyası sürecinde Kanada’nın ekonomik büyümesini yetersiz bularak, ülkenin ABD’ye karşı dolara eşdeğer misilleme tarifeleri uygulaması gerektiğini ve yatırım teşviklerinin artırılması gerektiğini savundu.
Liberal Parti’nin Carney liderliğinde yeniden yapılanması, Trump’ın Kanada’ya yönelik yeni tarifeler getirme tehditleri ve Kanada’nın ABD’nin 51. eyaleti olması yönündeki alaycı yorumları nedeniyle destekçilerinin partiyi yeniden sahiplenmesine yol açtı.
2025 yılının başında Liberal Parti anketlerde Muhafazakârların 20 puan gerisindeyken, son anketlerde aradaki farkın kapandığı ve iki partinin başa baş olduğu görülüyor.
Kanada’nın yeni başbakanı kim olursa olsun, kısa süre içinde kritik kararlar almak zorunda kalacak. Mevcut azınlık hükümeti, mart sonunda parlamentonun yeniden toplanmasıyla birlikte bir güven oylamasıyla karşı karşıya kalabilir ve bu da erken seçim ihtimalini doğurabilir.
Yeni başbakanın ayrıca erken seçim çağrısı yaparak kabine oluşturma sürecini beklemeden doğrudan halkın desteğini arama seçeneği de bulunuyor. Yasal olarak bir sonraki genel seçim en geç 20 Ekim’de yapılmak zorunda.
Anketlere göre ne Liberal Parti ne de Muhafazakâr Parti şu anda parlamentoda çoğunluğu sağlayabilecek durumda değil.
Carney, Avam Kamarası’nda bir koltuğu olmadan başbakanlık görevine başlayabilir, ancak siyasi gelenekler gereği en kısa sürede bir seçim bölgesinden milletvekili seçilmesi bekleniyor.
1984 yılında John Turner, Liberal Parti liderlik yarışını kazandığında milletvekili olmamasına rağmen başbakan olmuş, ancak daha sonra bir seçim bölgesinden aday olarak parlamentoya girmişti.
