Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, TRT Haber’e özel röportaj verdi ve TRT Haber Kanal Koordinatörü Mücahid Eker’in sorularını yanıtladı. Bakan Şimşek, açıklamalarında şunları kaydetti:
Öncelikle, ekonomide yeniden dengelenme sürecine girdik. İç talebin aşırı artışı nedeniyle bazı makro ekonomik dengesizlikler oluşmuştu. Şimdi ise bu alanda bir yumuşama var. Net ihracatın etkisi ekonomiyi olumlu yönde etkiliyor. Büyümenin kompozisyonu değişiyor ve bu da dengesizlikleri gideriyor. Cari açık en önemli dengesizliklerden biri. Geçen sene mayıs ayında yaklaşık 57 milyar dolarken, bu yıl mayıs ayında 30 milyar doların altına düşmesi bekleniyor. Türkiye’nin dış açığında önemli bir iyileşme sağlandı.
Geçen sene mayıs sonu itibarıyla, özellikle depremin etkisiyle, bütçe açığının milli gelire oranı yüzde 9-10 civarında olacağı öngörülüyordu. Ancak biz bunu yüzde 5,2’de tuttuk. Deprem hariç, bütçe açığı milli gelire oranı sadece yüzde 1,6 oldu. Bu, temel dengesizlikleri gidermede programın etkili olduğunu gösteriyor.
“Türkiye’ye Fon Akışında Büyük Artış Var”
Programın başarılı olduğunu gösteren birkaç gösterge var. Örneğin, Türkiye’nin risk primi geçen sene mayıs ayında 700 baz puanın üzerindeydi, bugün ise 270’in altına düştü. Gelişmekte olan ülkelere göre çok daha iyi bir performans sergiledik. Türkiye’ye fon akışında öngörülenden çok daha büyük bir artış var. Özellikle yerel seçimlerden sonra, son 1,5 ayda ciddi bir fon akışı ve Türk lirası lehine portföy değişikliği yaşandı. Merkez Bankası’nın swap hariç rezerv pozisyonu yaklaşık 49 milyar dolar iyileşti. Belirsizlikler azaldıkça, programın etkili olduğu görüldükçe Türkiye’ye olan ilgi artıyor.
“Programa Olan Güven Güçlü”
Fitch, 12 yıl sonra Türkiye’nin kredi notunu artırdı. S&P ise 11 yıl sonra aynı şekilde kredi notunu artırdı ve görünümümüzü pozitif olarak belirledi. Ekonomide büyümenin kompozisyonu iyileşiyor. Daha sürdürülebilir ve dengeli bir büyüme var. Makro ekonomik dengesizlikler yavaş yavaş ortadan kalkıyor. Bütçe disiplini, dış dengedeki iyileşme, rezervlerdeki artış, risk primindeki düşüş ve Türkiye’ye fon akışındaki artış programın başarılı olduğunu gösteriyor. Program sürekli güçlendirilmeli ve iyileştirilmelidir. Türkiye’nin kendi programı ve bu program sonuç vermeye başladı.
“Enflasyon Beklentilerinde İyileşme Var”
Programı sürekli güçlendirme çabası içindeyiz. Bütçede harcama disiplini, yatırımların verimli alanlara yönlendirilmesi ve cari harcamaların azaltılması mali disiplini güçlendirirken dezenflasyona destek veriyor. Geçen sene ekim ayından bu yana enflasyon beklentilerinde büyük bir iyileşme var. Önümüzdeki 12 ayda enflasyonun düşmesi öngörülüyor. Programın çalıştığını görmek önemli, bu nedenle programı sürekli güçlendireceğiz.
“Kamuda Tasarruf Paketini Uygulayacağız”
Bu yıl deprem yaralarını sararken, deprem dışındaki harcamaları güçlü bir şekilde kontrol altına alıyoruz. Kamuda tasarruf paketini uygulayacağız. Yatırımları verimlilik artıracak alanlara yönlendireceğiz. İki kanaldan dezenflasyon için para politikasına destek vereceğiz: Bütçe disiplini ve reformları hızlandırarak verimlilik artışı. Programı güçlendirdikçe daha iyi sonuçlar alacağız.
“Ekonomi Programımız Rağbet Görüyor”
Programımız içeride ve dışarıda ciddi bir ilgi görüyor. Uluslararası platformlarda programın başarısı konuşuluyor. Bu program, Türkiye’nin kendi programıdır. Uluslararası normlara uygun ve öngörülebilir bir program hazırladık. Programın başarıyla uygulanması, dışarıda övülmesi Türkiye için olumlu bir göstergedir. Biz uluslararası kuruluşlarla güçlü diyaloğumuzu sürdüreceğiz ve programımızı anlatmaya devam edeceğiz.
“Maliye Politikasıyla Dezenflasyona Güçlü Destek”
Geçen yıl büyük bir deprem felaketi yaşadık. Deprem harcamaları hariç bütçe açığı milli gelire oranı yüzde 1,6 oldu. Bu yıl harcama disiplini ve kesintilerle bütçe açığını hedeflediğimizden daha düşük tutmayı planlıyoruz. Maliye politikasıyla dezenflasyona güçlü destek vereceğiz.
Tasarruf paketinde yatırımları verimliliği artıracak alanlara yönlendireceğiz. Enerji verimliliği, yeşil dönüşüm ve dijital dönüşüm önceliklerimiz arasında. Sanayi üslerini limanlara bağlayarak rekabet gücünü artıracağız.
Program hem niteliği hem de sonuçları itibarıyla güçlü. Disiplin, harcama kontrolü ve verimli alanlara yatırımlar olmazsa olmazlarımız. Zaman gösterecek, enflasyon düştükçe programın başarısı daha net ortaya çıkacak.
“KDV ve ÖTV Artışı Bu Yıl Yapılmayacak”
Geçen yıl aldığımız KDV ve ÖTV artışı gibi tedbirler bu yıl tekrarlanmayacak. Deprem yaralarını sarmak için bütçe açığını kontrol altında tutmak amacıyla geçen yıl bu artışları yapmıştık. Ancak bu yıl bu tür artışlar planlanmıyor.
“Lirada Değer Kaybı İçin Sebep Yok”
Türkiye’nin döviz ihtiyacı azalıyor. Cari açık düşüyor ve Türkiye’ye büyük miktarda fon akışı var. Türk lirası cazip hale geliyor ve ciddi bir değer kaybı beklemiyoruz. Enflasyonu düşürmeyi destekleyici adımlar atıyoruz.
Programımızın çalıştığını görüyoruz ve sonuç alıyoruz. Türkiye’nin dış kaynak ihtiyacı azalıyor ve dış kaynak girişinin kalitesi artıyor. Türkiye’ye güven artıyor ve programımızı güçlü bir şekilde uygulamaya devam edeceğiz.