İran Dini Lideri Ayetullah Ali Hamaney, Cumartesi günü yaptığı açıklamada, ABD’nin baskılarına boyun eğerek müzakere yapmayacaklarını belirtti. Bu açıklama, ABD Başkanı Donald Trump’ın Tahran’a nükleer anlaşma için müzakere çağrısı içeren bir mektup gönderdiğini duyurmasından bir gün sonra geldi.
İran Lideri Hamaney: ABD’nin Baskıları Altında Müzakere Etmeyeceğiz
Trump, bir televizyon röportajında İran konusunda iki seçeneğin bulunduğunu belirterek, “Ya askeri yöntem uygulanır ya da İran ile bir anlaşma yapılır” ifadelerini kullandı.
Hamaney ise üst düzey İran yetkilileriyle yaptığı toplantıda, ABD’nin amacının kendi beklentilerini dayatmak olduğunu savundu. İran devlet medyasına göre Hamaney, bazı ülkelerin ısrarla müzakerelere zorlamasının, sorunları çözmek yerine yeni talepler dayatma amacı taşıdığını belirtti.
“ABD, yalnızca nükleer programı değil, İran’ın savunma kapasitesini, füze menzilini ve bölgesel etkisini de hedef alıyor. Ancak İran, bu baskılara boyun eğmeyecek.” ifadelerini kullandı.
ABD’den Sert Yanıt
Hamaney’in açıklamalarına yanıt veren Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü Brian Hughes, Trump’ın sunduğu iki seçenek olan müzakere veya askeri müdahale söylemini yineledi. Hughes, “Umarız İran yönetimi, halkının ve ülkesinin çıkarlarını terör faaliyetlerinin önüne koyar.” dedi.
Trump, İran’a karşı uyguladığı “azami baskı” politikasını yeniden devreye sokarak, ülkeyi küresel ekonomiden izole etmeyi ve petrol ihracatını sıfıra indirmeyi hedeflediğini belirtmişti.
2018’de Trump, ABD’yi İran ile büyük güçler arasında imzalanan nükleer anlaşmadan tek taraflı olarak çekmiş ve Tahran’a yönelik yaptırımları yeniden uygulamaya koymuştu. Bu kararın ardından İran, nükleer programındaki kısıtlamaları aşarak uranyum zenginleştirme faaliyetlerini hızlandırdı.
Nükleer Gerginlik ve İran’ın Silahlanma Politikası
Birleşmiş Milletler’in nükleer gözlemci kurumu IAEA’nın Başkanı Rafael Grossi, zamanın daraldığını ve İran’ın nükleer faaliyetlerine yeni kısıtlamalar getirilmesi gerektiğini belirtti. Ancak Tahran yönetimi, nükleer çalışmalarının tamamen barışçıl amaçlar taşıdığını savunuyor.
Hamaney, ABD’nin İran’a yeni talepler dayatmaya çalıştığını ve ülkesinin bunları kabul etmeyeceğini vurgulayarak, “Baskı ve dayatmalara karşı durmaktan başka çaremiz yok” dedi.
Batı dünyası, İran’ın balistik füze programını ve bölgedeki askeri etkisini istikrarsızlaştırıcı bir unsur olarak görürken, Tahran ise bu sistemlerin tamamen savunma amaçlı olduğunu belirtiyor.
Son aylarda İran, savunma kapasitesini artırarak ilk insansız hava aracı (İHA) taşıyıcı gemisini ve yeraltı deniz üssünü tanıttı. Bu hamleler, ABD ve İsrail ile yükselen gerilimin gölgesinde gerçekleşti.
Taraflar arasındaki tansiyon, müzakere ihtimalini zayıflatırken, İran’ın nükleer programı konusundaki belirsizlik uluslararası arenada endişeleri artırmaya devam ediyor.
