Erdoğan ‘Büyük Filistin Mitingi’nde konuştu:

Tarih:

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Büyük Filistin Mitingi”nde İstanbul Atatürk Havalimanı’nda gerçekleşen etkinlikte Gazze’de yaşanan insanlık trajedisine vurgu yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, özellikle İsrail’i ve Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ile Batılı ülkeleri sert bir dille eleştirdi.

“İstanbul’da yaklaşık 1,5 milyon insanın bu mitinge katıldığını gördük.” diyen Cumhurbaşkanı, mitinge katılanları Filistin davasına destek olmak ve Gazze’deki mağdurlara umut olmak için teşekkür etti. Aynı zamanda, “Bu toprakları vatan olarak bırakan geçmiş nesillerin tüm şehitlerini, gazilerini ve kahramanlarını rahmetle anıyorum. Anadolu Selçuklu Devleti’nden Osmanlı’ya ve Cumhuriyet’e kadar bu toprakların oluşturulmasında ve yaşatılmasında emeği geçenleri minnetle anıyorum.” dedi.

Erdoğan, şunları ekledi: “Bugün burada yüreklerimizin yangınıyla Gazze için dünya kamuoyuna sesleniyoruz. Bu coğrafyada bayrağımızın daima dalgalanması, ezanların sonsuza kadar okunması için çalışan, emek veren ve ter döken herkese teşekkürlerimi sunuyorum. Sizler bugün, tıpkı geçmişte Trakya’da, Balkanlar’da, Kafkaslar’da, Doğu Akdeniz kıyılarında, Orta Asya’da, Güney Asya’da ve Afrika’da olduğu gibi, büyük bir milletin bir parçasısınız.”

“Gazze için ayakta duruyoruz,”

Milli şair Mehmet Akif Ersoy’un “Bir zamanlar milletiz, millet olmanın ne demek olduğunu dünyaya öğrettik” dizelerini okuyan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sonuç olarak, ufuklarımızı göğüslediğimiz her yerde, kalplerini ve gözlerini bize çeviren kardeşlerimizin dertleriyle ilgilendiğimiz, yardım eli uzattığımız ve gerektiğinde sınırlarımızı açtığımız gibi, Gazze için de bugün olduğu gibi dayanışma içindeyiz” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ne yazık ki ülkenin politikacıları arasında Hamas’ı Netanyahu’ya tercih edenler olduğunu belirtti.

Erdoğan, “Netanyahu nasıl bir teröristse, Hamas da öyledir. Bu utanç verici. Hamas’ın ne olduğunu, kim olduğunu bilmeyen insanlar var, ve bu kişilere oy verenlerin şimdi düşünmeleri gerekiyor” şeklinde konuştu.

Kendisi ve önceki neslin, dünyanın dört bir yanındaki kardeşlerinin yaşadığı acıları takip etmek, anlatmak ve dayanışma içinde olmak için zaman harcadığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kırım’dan Karabağ’a, Bosna’dan Kerkük’e, Filistin’den Türkistan’a, Afganistan’dan Çeçenistan’a kadar pek çok bölge için gözyaşı döktük. Hayatımız boşa gitmedi. Bugün, bazı insanlar Gazze’yi bizden çok uzak bir yer gibi görüyorlar ve ne yazık ki bunu açıkça ifade ediyorlar” dedi.

“Gazze, vatan topraklarının ayrılmaz bir parçası olarak kabul edilen Adana neyse Gazze de öyleydi,” diyerek Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu millet ve bu ülke için bir yüzyıl önce Gazze’nin Adana kadar önemli olduğuna dikkat çekti. “Edirne neyse Üsküp için, Kırklareli neyse Selanik için, Mardin neyse Musul için, Gaziantep neyse Halep için olduğu gibi Gazze de vatan topraklarının ayrılmaz bir parçasıydı. Nereden geldik? Çanakkale Şehitliği’ne yolunuz düşerse lütfen gitmeyi unutmayın. Mezar taşları üzerindeki isimlere ve şehirlere dikkatlice bakın. Orada Balıkesirliyle Şanlıurfalılar olduğu gibi Gazzelilerle Üsküplülerin yan yana yattığını göreceksiniz. Hatta Gazze, 53 şehit vererek, sınırlarımızdaki birçok şehirin önünde yer alıyor” dedi.

“ZİHNİMİZDEN, KALBİMİZDEN SÖKMEK İÇİN HER TÜRLÜ YÖNTEMİ KULLANDILAR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk milletini, bağlılığı kadar canı, sevdası kadar tutkusu olan bu coğrafyalardan ne yazık ki ayırdıklarına dikkat çekti. Aynı şekilde, fiziksel ayrımın yanı sıra zihinsel ve duygusal bağları koparmak için her türlü çabayı gösterdiklerini ifade etti. Milyonlarca insanın hayatını kaybettiği, milyonlarca insanın evlerini terk edip Anadolu’ya sığındığı karanlık dönemlerden çıkarılması gereken dersleri unutmamamız gerektiğini vurguladı. Gazze’deki Filistinli kardeşlere destek olmak amacıyla bu toplandığımız muhteşem organizasyondan sonra, yeni Gazzelerin bir daha ortaya çıkmasına izin vermemek için kararlılıkla ayrılmamız gerektiğini belirtti.

“TÜRKİYE’NİN İSRAİL’E BORCU OLMADIĞI İÇİN ERDOĞAN BUNLARI SÖYLÜYOR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin büyük bir tarih, kültür, coğrafya ve medeniyete sahip olduğuna dikkat çekti ve aynı zamanda bu büyük özelliklerinden dolayı sürekli büyük tehditlerle ve projelerle karşı karşıya olduğunu belirtti.

“İSRAİL, İŞGALCİ VE TERÖRİST BİR DEVLETTİR”

Ülkenin güneyinden kuzeyine, doğusundan batısına ve hatta bunların ötesinde yaşanan her olayın, krizin ve oluşturulan her ittifakın Türkiye’nin üzerine oynanan oyunlardan bağımsız olmadığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu şekilde devam etti:

“İsrail, Gazze’deki Hamas’ı terör örgütü olarak gördü ve bu açıklamamızdan rahatsız oldu. Ancak, bunu beklemiyorduk. Biz bu görüşleri dile getireceğinizi biliyorduk ve bu yüzden net ve açık bir şekilde bunu dile getirdik. İnşallah ne diyoruz? ‘La galibe illallah’ diyoruz. Biz buna inanıyoruz ve bu inancımızla hareket ediyoruz. Zafer, sadece Allah’ın olacağına inanıyoruz. Dolayısıyla sadece Gazze’deki trajediyi eleştirmiyoruz, aynı zamanda kendi bağımsızlığımızı ve geleceğimizi savunuyoruz. Tıpkı Sultan Abdülhamit gibi, İsrailli liderlerin dile getirdiği kavramların altını oymaya çalıştığımız gibi, bu ifadelerin Türkiye’nin toprakları dahil bir ihanet haritasını çıkardık. 1947’de Gazze ve Filistin buralar neydi ve şimdi ne durumda? İsrail, bu topraklara nasıl geldi, nasıl işgal etti? İsrail, işgalci bir devlet ve terörist bir örgüttür. Türk milleti bunun farkındadır. Batı size borçlu olabilir, ancak Türkiye size borçlu değildir. Bu yüzden Erdoğan böyle konuşuyor.”

“ZULME KARŞI TÜRK MİLLETİ HER ZAMAN MAZLUMUN YANINDA DURDU”

Ne yazık ki, Batı ülkelerinin İsrail’e olan borçlarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu borç nedeniyle onlar İsrail’i sık sık eleştiremiyorlar. Hatta İsrail’i ziyaret ederek onunla dostça ilişkiler kurma yoluna gidiyorlar. Ancak biz böyle bir borcumuz olmadığı için özgürce konuşabiliyoruz. Türk milleti her zaman zulme karşı mazlumun yanında durmuştur. Şair ne diyor? ‘Zulmü alkışlayamam zalimi asla sevemem, Gelenin keyfi için geçmişe dönüp hakaret etmem, Eğer biri ecdadıma saldırırsa ona karşı dururum, Eğer savunamazsam en azından onu kovarım, Üç buçuk kişinin ardından hırlamam, Hakkın adına haksızlığa karşı ölsem de teslim olmam, Doğduğum günden beri bağlıyım özgürlüğe, Hiçbir şekilde tutsaklık yaşamam, Eğer boyunduruk takmışlarsa da hiçbir şekilde onu kabul etmem.’ şeklindeki sözleriyle zulme karşı duruşumuzu ifade ediyoruz.” şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk milletinin zulme karşı her zaman mazlumun yanında olduğunu ve Kudüs’ün işgal edildiğinde Kudüs Fatihlerinden Sultan Selahaddin’in türbesine gidip bin yıllık kinlerini kusanların siyasetini reddettiğini belirterek, İstanbul’un işgali sırasında 1453 yılındaki fetih rövanşını hedefleyenlerin siyasetine karşı durduğunu ifade etti. Aynı zamanda 1453 yazılarıyla İstanbul duvarlarına direnenlerin unutulmadığını hatırlattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da Ermenileri, Ege, Marmara ve Karadeniz’de Rumları tahrik edip milleti yok etmeye çalışanların modern versiyonlarını karşılarında gördüklerini ve bu kişilerin son iki yüzyılda Türkiye’yi siyasi, coğrafi, sosyal ve ekonomik olarak bölmeye çalıştıklarını belirtti. Bu tür hesapları kabul etmeyeceklerini vurgulayan Erdoğan, bu gerçeği gafletle anlamayan veya taammüdenle ihanetle örtmeye çalışanların İsrail’i destekleyenler olduğunu ifade etti.

Ayrıca, Ukrayna-Rusya savaşı sırasında sivil ölümler nedeniyle gözyaşı döküp Gazze’deki çocuk ölümlerine sessiz kalan Batı’yı eleştiren Erdoğan, Batı’nın yeni bir Haçlı-Hilal mücadelesini başlatma isteği olup olmadığını sorguladı. Batı’nın kendilerini nasıl gördüğünü ve onlara nasıl muamele ettiğini açıkça ifade etti. Terörle mücadele konusunda, Türkiye’nin kendi topraklarını ve vatandaşlarını koruma hakkını kabul etmeyen Batı ülkelerinin çifte standartlarına dikkat çekti. Gaza’da yaşanan katliamın baş sorumlusunun Batı olduğunu ve bu durumu vurgulamaya devam edeceklerini belirtti. Erdoğan ayrıca İsrail’e destek veren Batı’nın İsrail’i sadece bir piyon olarak kullandığını ve İsrail’in bu ülkelerin isteği doğrultusunda hareket ettiğini ifade etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Batı’nın kendi ellerini kirletmeden, bazen para, bazen fitne, bazen de suçlarını örterek araç ve alet kullanma eğiliminde olduğunu belirtti. Bu taktiklerin artık deşifre olduğunu ve Türkiye’nin bu oyunları iyi tanıdığını ifade etti. Ayrıca PKK, YPG ve FETÖ gibi terör örgütlerinin arkasındaki güçlerin Amerika ve İsrail olduğunu açıkladı.

Gazze’deki çocuk, kadın ve masumların katledilmesinin meşru görülmeye çalışıldığını ve İsrail’in savaş suçu işlediğini belirten Erdoğan, Gazze’deki durumu dünyaya duyurmak ve İsrail’i savaş suçlusu olarak tanıtmak için çalışmalar yaptıklarını açıkladı. Gazze’deki saldırıların savunma değil, açık ve alçak bir katliam olduğunu ve Batı’nın bu gerçeği görmezden geldiğini vurguladı. Daha sonra dün geceki saldırıyı örnek vererek, Gazze’nin ne kadar zor bir durumda olduğunu ve insanların temel ihtiyaçlarının karşılanamadığını dile getirdi. Gazze’de yaşananları dünya kamuoyunun görmediğini ve Batı’nın bu gerçekleri görmezden geldiğini ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gazze’deki zulmün bugüne kadar gördükleri pek çok zulme benzediğini, bu zulme karşı duyarsız kalanları eleştirdi.

Erdoğan, İsrail’in daha önce de farklı bölgelerde benzer zulümler gerçekleştirdiğini hatırlattı ve bu tür vahşetlerin arkasında aynı zihniyetin olduğunu ifade etti. Gazze’nin sadece orada yaşayanların değil, herkesin meselesi olduğunu vurgulayarak, Batı dünyasına seslenerek, bu zulme karşı sessiz kalmamaları gerektiğini belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan Gazze’deki son gelişmelere ilişkin açıklamalarda bulundu. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları ve sivil kayıplarına dikkat çekti. Erdoğan, İsrail’in Gazze’deki saldırılarının savaş suçu olduğunu belirtti ve İsrail’in bu suçları dünya önünde hesap vermesi gerektiğini ifade etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Filistin direnişinin kararlılıkla devam ettiğini ve Gazze halkının dünya tarihine bir direniş destanı yazdığını vurguladı. Ayrıca Erdoğan, İsrail’in Filistin halkına yönelik zulmünün sona ermesi gerektiğini ve barışın tesis edilmesi için diyalog kapılarının açılması çağrısında bulundu.

Ayrıca Erdoğan, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda yapılan oylamada İsrail’e ateşkes çağrısı yapıldığını ve 120 ülkenin bu çağrıya evet dediğini belirtti. İsrail’in Gazze’deki sivil kayıplarının doğru bir şekilde açıklanmadığını ve bu durumun üzüntü verici olduğunu ifade etti.

Erdoğan, İsrail’in Gazze saldırılarının savaş suçu olduğunu açıkça ifade ederek, İsrail’in yalnızlığa mahkum olduğunu ve dünya toplumunun bu tür eylemleri artık kabul etmediğini vurguladı. Gazze’deki olaylara ilişkin Türkiye’nin pozisyonunu güçlü bir şekilde savundu.

Cuakay Akademi
Cuakay Akademi
Biz, düşünce dünyasında önemli bir yer edinmiş Türkiye ve dünya genelindeki ilişkileri derinlemesine inceleyen bir düşünce kuruluşuyuz. Amacımız, Think tank yapısıyla uzmanlık alanlarımıza özgü özgün makaleler ve içerikler üreterek bilgiye katkıda bulunmaktır. Ancak bizim için sadece yazı yazmakla sınırlı değil, aynı zamanda farklı yeteneklere sahip bireyleri bünyemizde görmekten mutluluk duyarız.
guest

0 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments

Gönderiyi paylaş:

Abone ol

spot_imgspot_img

Popüler

Benzer Konular
Benzer Konular

Cumhurbaşkanı Erdoğan Antalya’da Diplomasiye Yön Veriyor

Antalya Diplomasi Forumu’nun ikinci gününde temaslarına devam eden Cumhurbaşkanı...

Fidan-Lavrov Görüşmesinde Gündem: Enerji, Karadeniz Güvenliği ve Gazze

Antalya Diplomasi Forumu'nda (ADF) temaslarını sürdüren Dışişleri Bakanı Hakan...

Somali’den ADF’ye Tam Destek: Türkiye Diplomasiye Yön Veriyor

Somali Dışişleri ve Uluslararası İşbirliği Devlet Bakanı Ali Mohamed...

MOSSAD’a Casusluk Yapan 6 Sanığa 98 Yıl Hapis: Dört Kişi Salonda Tutuklandı

İsrail istihbarat servisi MOSSAD adına Türkiye’de casusluk faaliyeti yürüttükleri...