Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Astana’da düzenlenen 24. ŞİÖ Zirvesi’nde bir konuşma yaptı.
“GAZZE’DE NEREDEYSE 40 BİN MASUM İNSAN KATLEDİLDİ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle konuştu: “Kurallara dayalı uluslararası sistemin temellerinin sarsıldığı bir dönemden geçiyoruz. Terörizm, İslamofobi, yabancı düşmanlığı, düzensiz göç ve iklim değişikliği gibi sorunların yanı sıra, gıda ve enerji güvenliği ile tedarik zincirlerindeki kesintiler jeopolitik türbülansın yoğunluğunu artırmaktadır. Bunun en son ve trajik örneği, özellikle Gazze’de işgal altındaki Filistin topraklarında gözlerimizin önünde cereyan ediyor. Gazze’de neredeyse 40 bin masum insan ayrım gözetmeksizin yapılan saldırılarda katledildi. Yaklaşık 90 bin Filistinli yaralandı. Üzerinde 16 binden fazla masum çocuğun hayatını kaybettiği enkazlar, esasen meşruiyetini yitirmiş uluslararası sistemin enkazıdır. Bu yıkımın sona ermesi için İsrail durdurulmalı ve kalıcı bir ateşkesi kabul etmeye zorlanmalıdır. Bu nedenle İsrail üzerindeki baskı giderek artarak devam etmelidir.”
“MEVCUT ULUSLARARASI DÜZENİN EKSİKLİKLERİNE DİKKAT ÇEKİYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, uluslararası düzeni sarsan tüm krizlere rağmen küresel adaleti samimi ve kararlı bir şekilde savunan ilkeli ülkelerin de bulunduğuna işaret ederek şunları söyledi: “Türkiye olarak mevcut uluslararası düzenin eksikliklerine sürekli dikkat çekiyoruz. Tüm engellere rağmen, gücün değil hakkın üstün olduğu, tüm insanlığı kucaklayan, barışı, güvenliği, istikrarı ve refahı teşvik eden, ekonomik eşitsizliklerle mücadele eden ve küresel adaletsizlikleri ortadan kaldıran etkili bir uluslararası sistem inşa etmek için çalışıyoruz. Amacımız, insan merkezli ve insani değerlere dayanan girişimci bir diplomasi yaklaşımıyla bölgemizde ve ötesinde bir barış kuşağı oluşturmaktır. Dünya, bu türbülanslar yaşarken terör tehdidiyle de karşı karşıyadır.”
Türkiye’nin terör nedeniyle on binlerce vatandaşını kaybettiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, terörün kanlı yüzünü iyi bildiklerini belirterek, “Türkiye, PKK, PYD, YPG, FETÖ ve DEAŞ gibi terör örgütleri dahil olmak üzere terörün farklı biçimleri ve tezahürleriyle 40 yıldır mücadele etmektedir ve etmeye devam edecektir.” dedi.
Türkiye’nin uzun yıllara dayanan terörle mücadele tecrübesinin bu tehdidin ortadan kaldırılması için uluslararası işbirliğinin şart olduğunu gösterdiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu bağlamda, Şanghay İşbirliği Örgütü ile diyaloğumuzu daha da güçlendirmeye hazırız.” ifadelerini kullandı.
“ULUSLARARASI TOPLUM SORUMLULUK BİLİNCİYLE HAREKET ETMELİ”
Bölgesel çatışmalar, siyasi istikrarsızlıklar ve yoksulluk nedeniyle tetiklenen uluslararası göç hareketlerinin temel zafiyetlerden biri haline geldiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin Suriyeliler de dahil olmak üzere yaklaşık 4 milyon yerinden edilmiş kişiyi barındırdığını belirterek şunları kaydetti: “Her fırsatta uluslararası toplumun da sorumluluk bilinciyle hareket etmesi gerektiğini belirtiyoruz. İnsani yardım, bahsettiğimiz sorunlarla mücadelede temel araçlardan biridir. Gazze’ye gönderilen yardım malzemelerinin üçte birini Türkiye olarak biz üstlendik. Yaklaşık 620 ton insani yardım taşıyan 20. iyilik trenimiz 12 Haziran’da Afganistan’a ulaştı. Ayrıca, yakın zamanda Türk Hava Kuvvetleri’ne ait bir kargo uçağıyla Afganistan’a 24 ton gıda ürünleri ve ilaç teslim ettik. Bu amaçla sizinle ortak bir sinerji yaratmaya da hazırız.”
“TÜRKİYE, KÜRESEL ZORLUKLAR KARŞISINDA ÖNEMLİ BİR GÜÇTÜR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye, uluslararası toplumun sağduyulu, sorun çözen ve ilkeli bir üyesi olarak küresel zorluklar karşısında önemli bir güç faktörüdür. Asya ile ilişkilerimizi karşılıklı çıkarlar ve ortak öncelikler temelinde her alanda güçlendirmeyi amaçlayan Asya Yeniden Girişimimizle, Asya’nın eski danışma geleneğinin ve çok taraflı diyalog platformunun bir temsilcisi olan Şanghay İşbirliği Örgütü ile bu anlamda ilişkilerimizi geliştirmeye önem veriyoruz.” dedi.