Ülke Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, 31 Mart yerel yönetim seçimleri öncesi miting programlarını sürdürüyor. Bu bağlamda, Başkan Erdoğan bugünkü durağını Sakarya olarak belirledi. Erdoğan, partisinin organize ettiği mitinge katılmak üzere Sakarya Demokrasi Meydanı’na ulaştı. Törene Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yanı sıra AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Elitaş, AK Parti Genel Başkan Yardımcıları Ali İhsan Yavuz, Erkan Kandemir, Hasan Basri Yalçın, Fatih Yalçın, AK Parti Sakarya Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Yusuf Alemdar, AK Parti Sakarya İl Başkanı Yunus Tever, Sakarya milletvekilleri ve il protokolü katıldı.
GAZZE MESAJI: Bu akşam kutlayacağımız Berat Kandili’ni tebrik ediyorum. Öncelikle Gazze’deki kardeşlerimize ve mazlumların tümüne Allah’ın yardımını diliyorum.
MUHALEFETE ELEŞTİRİ: Mayıs seçimleri bir dönüm noktasıdır. Toplum olarak geriye dönüp baktığımızda, yaşadığımız zorlukları daha net bir şekilde anlıyoruz. Muhalefetin durumu için, Türk milletinin fedakarlıklarının boşa gitmediğini görebiliyoruz. Sakarya yine büyük bir başarıya imza attı. Sakaryalı kardeşlerime %65 destekleri için minnettarım. Sakarya’nın, 31 Mart’ta bizi daha da güçlü bir şekilde destekleyeceğine inanıyorum. Şu anda meydanda 60 bin kişi var. Bu Sakarya için tipik bir manzara. Sakarya ile aramızdaki bağ sadece kalpten gelenler tarafından anlaşılabilir. Eğer bu bağı dizelere dökersek, muhtemelen şöyle olurdu; Sakarya, doğruluktan yanasın, cesur ve onurlu bir şehir, başını kimseye eğmez. Sakarya, yeryüzündeki bir cennet gibisin, eşi benzeri bulunmaz. Seninle dayanışma içinde olduğumuz dağsın, Sakarya. Kafkaslar, Balkanlar, Anadolu’nun her yerinden gelen kokuları taşıyan Sakarya’ya hasret gidermeye geldik.
MUHALEFETİN OYUNLARI BİTMEDİ: Sakarya’nın geleceği için güven içindeyiz. Bu şehir, Milli Mücadele’de olduğu gibi 15 Temmuz’da da hainlere boyun eğmedi, Türkiye’nin 100 yılının yükselen yıldızıdır. Türkiye’nin demokrasi, adalet ve kalkınma mücadelesinde her zaman yanımızda oldunuz. Sakarya, yolunu değiştirmeyen, bize sadık kalan bir şehirdir. Sakarya, ülkeye katkıda bulunmalı, halka hizmet etmeli ve muhalefetin oyunlarına gelmemeli. Ülkenin ikinci büyük partisi kendi iç çekişmelerine saplanmışken, Sakarya’nın istikameti sabit kalmıştır. Diğer partilerin kongreleri hakkındaki şüpheler ve kirli anlaşmalarla meşgulken, Sakarya’nın bir sonraki adımını hiç sorgulamadık. Kişisel kariyerlerinden başka bir şey görmeyenlerden farklıyız.
21 YILDIR ÜLKENİN KALKINMASI VE GELİŞMESİ İÇİN FARKIMIZI GÖSTERDİK: Aslında bu durum, tek parti döneminden bu yana hep böyleydi. Milletimiz, Menderes’ten Özal’a kadar her zaman ülkenin geleceği için çaba gösterenlere destek verdi. Biz de son 21 yılda ülkenin gelişmesi ve kalkınması için elimizden geleni yaptık. Şimdi Türkiye’yi, 100 yıl boyunca dünya standartlarının en üstüne çıkaracak şekilde yönetmek istiyoruz. Bugün burada, aynı duygu ve düşüncelerle bulunuyoruz. Sakarya’dan, sesimizi tüm ülkeye duyurun; Marmara’dan Karadeniz’e kadar. Hazır mıyız Sakarya? 31 Mart’ta Türkiye’nin geleceğini belirleyecek miyiz, kararlı mıyız, gerçek bir belediyecilik mi tercih ediyoruz? Bu yüzden seçim gününe kadar çalışmaya hazır mıyız? Seçim akşamı Türkiye’nin haritasını Cumhur İttifakı’nın renkleriyle boyamaya hazır mıyız? Sakarya, Türkiye’nin kalbidir, bu coğrafyanın merkezidir. Tarih boyunca imparatorluklar hep buraya odaklandı. Bu yüzden Anadolu sadece bir medeniyetler beşiği değil, aynı zamanda bir medeniyetler mezarlığıdır. Bu topraklarda birçok devlet yükseldi, hüküm sürdü ve yok oldu, birçok kral bu topraklarda son nefesini verdi.
MARUZ KALDIĞIMIZ İHANETLERİN, ÖDEDİĞİMİZ BEDELLERİN HADDİ HESABI YOK: Türk milleti olarak, Malazgirt’ten bu yana bu topraklar için mücadele ediyoruz. Bayrağımızı yere düşürmemek, ezanlarımızın susmaması için can verd
ik ve vermeye devam ediyoruz. Son 40 yılda, bize karşı düzenlenen terör saldırılarına karşı birlik ve beraberlik içinde mücadele ettik. Bu mücadelede askerimizi, polisimizi, kamu görevlilerimizi, köylerimizi, kadınlarımızı, yaşlılarımızı ve gençlerimizi kaybettik. Maruz kaldığımız ihanetlerin ve ödediğimiz bedellerin sayısını bilmiyoruz. Ancak, bu cennet vatanı hainlere teslim etmedik. Teröristlerle mücadele ettik ve kazandık. Artık içeride terörist gruplar kalmadı, hepsi yok edildi. Güney sınırımız boyunca bir terör koridoru oluşturmak istediler, ancak sınıra operasyonlarımızla bu planı bozduk. İHA’larımız ve SİHA’larımızla teröristleri yok ettik. Şimdi ise KAAN savaş uçağımızla gökyüzünde yerimizi aldık. Bu mücadeleyi sürdüreceğiz, her teröristi bulup etkisiz hale getirene kadar devam edeceğiz.
BARIŞ VE HUZUR İSTİYORSAN SAVAŞA HAZIR OLMALISIN: Barış ve huzur istiyorsak, savaşa hazır olmalıyız. Türkiye olarak bu topraklarda huzur içinde yaşamak istiyorsak, güçlü bir ordu ve savunma sanayine sahip olmalıyız. Bizi düşmanlarımızdan koruyacak olan tek şey, kendi gücümüzdür. Başka türlü bizi bu coğrafyada yaşamaya bile izin vermezler. Bu gerçeği, çevremizdeki örneklerle görmek mümkün. Suriye’de bir milyon insan öldürüldü, 12 milyon insan göçe zorlandı ve bunu durdurmak için kimse bir şey yapmadı.
Gazze’de, 30 bin masum Filistinli öldürüldü, 70 binden fazla sivil yaralandı. İsrail’in zulmüne dur demek için herhangi bir çaba gösterilmedi. İsrail’e acil ateşkes çağrısı yapılmadı. Batılı güçler, işgalci İsrail ordusuna destek olmaya devam ediyor. Bu tür felaketlerin başımıza gelmesi durumunda, karşılaşacağımız manzara aynı olurdu. Suriye’den gelen DEAŞ ve PKK tehditlerine karşı mücadele ettiğimizde, müttefik dediğimiz ülkeler, bize gerekli desteği vermedi. Ancak şimdi kendi tabancalarımızı üretiyoruz ve onlar bize ihtiyaç duyuyorlar.
KAAN Savaş Uçağı, Anadolu Gemisi, Akıncı, Fırtına obüsleri, Altay tankı gibi savunma sistemlerine sahip olmak, ülkemizin geleceği için hayati önem taşımaktadır. Şimdi onlar bizden istiyorlar, çünkü dünyada 5. Nesil savaş uçağı yapabilen dört ülke arasına girdik. Bu savunma sanayi projelerini hayata geçirmeden önce, ne kadar kritik bir durumda olacağımızı düşünmek bile istemiyorum. Son 21 yılda savunma sektörüne yaptığımız yatırımların karşılığını almaya başladık. Hem güvenliğimizi hem de ihracatımızı artırmaya devam ediyoruz. Hem kendi ihtiyaçlarımızı karşılıyor hem de dost ve kardeş ülkelerimizin ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Geçen yıl 185 ülkeye, 230 farklı ürün ihraç ederek 5.5 milyar dolarlık bir rekor ihraç tutarına ulaştık.
