Dubai’de devam eden Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 28’inci Taraflar Konferansı (COP28), 118 ülkenin küresel yenilenebilir enerji kapasitesini üç katına çıkarma taahhüdünde bulundu.
Gönüllülük esasına dayanan ve bağlayıcılığı olmayan taahhüt metnini, Türkiye’nin yanı sıra Suudi Arabistan, Rusya ve Çin gibi önde gelen petrol üreticileri ve tüketicileri henüz imzalamadı.
COP28 Başkanı Sultan Al Jaber, delegelere hitaben “Daha fazlasına ihtiyaç var. Tüm tarafların en kısa sürede katılmasını rica ediyorum” dedi.
İmzacı ülkeler, küresel enerji verimliliğinin 2030’a kadar iki katına çıkarılması konusunda da anlaşmaya vardı.
Türkiye’nin imzalamamasıyla ilgili olarak Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi İklim Değişikliği Çalışmaları Koordinatörü Ümit Şahin, bu durumu “üzücü ve şaşırtıcı” olarak tanımladı. Şahin, Türkiye’nin ulusal hedeflere yakın olduğu ve bu tür taahhütlerin piyasayı ve yabancı yatırımcıyı yönlendirdiği göz önüne alındığında, küçük farklara rağmen metni imzalamalarını beklerdiğini belirtti.
Türkiye delegasyonunun hidroelektrik santrallerini yenilenebilir rakamlara dahil ettiği için üç kat hedefinin yüksek olduğunu düşündüğünü ifade eden Şahin, “Ancak COP28’de bahsedilen aslında rüzgar, güneş vb.” dedi.
Şahin ayrıca, Türkiye’nin yenilenebilir enerjinin önünü açmayı hedefleyen bir ülke olarak bu bildiriyi imzalaması gerektiğini ve yapıcı bir iklim ve enerji dönüşümü politikası izlemesi gerektiğini vurguladı.
COP28’de, küresel üretimin yüzde 40’ından fazlasını gerçekleştiren 50 petrol ve gaz şirketi, 2030 yılına kadar metan emisyonlarını sonlandırma ve en geç 2050 itibarıyla faaliyetlerini karbonsuzlaştırma taahhüdünde bulundu. Ancak bu taahhütlerin bağlayıcılığı bulunmuyor.
Ayrıca, 22 ülkeden oluşan bir grup, 2050 yılına kadar küresel nükleer enerji kapasitesini üç katına çıkarmak için bir deklarasyon yayımladı. Ancak nükleer enerji kullanımına çevre örgütlerinin tepkisi sürüyor.
Dubai’de başlayan BM iklim zirvesi, 30 Kasım’da başlamış olup 12 Aralık’ta sona erecek.