Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, yakında kamuda tasarruf ile ilgili yeni adımların atılacağını belirtti.
Sapanca’da düzenlenen Uludağ Ekonomi Zirvesi’nde konuşan Şimşek, yılın ikinci yarısında kamuda tasarruf ve harcama kontrolünün güçlü bir şekilde devreye gireceğini ifade etti.
Şimşek’in açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:
“Programımız etkili bir şekilde işliyor, Türkiye’nin makroekonomik sorunlarını çözmekte kararlıyız.
Para politikasının aktarım mekanizması bazen gecikmeli çalışıyor. Dolayısıyla dezenflasyonu desteklemek adına önümüzdeki dönemde adımlar atacağız. Bu adımlar daha çok maliye politikasında, yapısal reformlar alanında olacak.
En büyük önceliğimiz fiyat istikrarı ve bunu destekleyici mali disiplindir.
Dezenflasyon süreci zaman alabilir. Enflasyonla mücadele sabır gerektiren bir süreçtir.
Merkez Bankası, para politikasında önemli adımlar atmıştır. Şu anda seçici bir kredi politikası uyguluyor.
Önümüzdeki seneden itibaren deprem harcamaları dahil bütçe açığını yüzde 3’ün altına çekeceğiz.
‘Kamuda Tasarruf İkinci Yarıda Devreye Girecek’
Harcamaların gözden geçirilmesi bir süreç gerektirir, tasarruf konusundaki çalışmalarımız nihai aşamaya gelmiştir. Yakında bazı hususları paylaşacağız. Kamuda harcama kontrolü 2024’ün ikinci yarısında devreye girmiş olacaktır.
Merkez Bankası’na dezenflasyon hedefine ulaşması için destek vereceğiz. Yapısal reformlar için mali alan yaratacağız.
Geçici olarak büyüme hızında bir yavaşlama yaşanabilir ancak hem büyüme potansiyeli güçlenecek hem de büyüme performansı orta-uzun vadeli perspektifte çok güçlü bir şekilde devam edecektir.
Bu sene Orta Vadeli Program’da (OVP) yüzde 3,1’lik bir cari açık öngörümüz var. Bu muhtemelen yüzde 2,5’in altında olacaktır. Bütçe açığı öngörümüz yüzde 6,4, hedefimiz ise yüzde 5’in altında olacaktır.
Program bazı alanlarda öngörülerimizden daha iyi işliyor. Rasyonel politikalar ve yapısal reformlar yatırımcı çekecektir.
Yılın ikinci yarısından itibaren iç talep biraz yavaşlarken, dış talepteki toparlanma ile birlikte net ihracat pozitif hale dönecektir. Büyümede yumuşak bir geçiş yaşanacaktır ancak makul düzeyde kalacak ve dezenflasyon süreci başlayacaktır.
Kur oynaklığı azalmıştır. Ekonomide dengelenme süreci başlamıştır. Türkiye’nin dış kaynak ihtiyacı azalmaktadır. Bazı kesimler, bazı portföy tercihlerini desteklemiştir.
Enflasyon yaz aylarında hızlı bir şekilde düşecektir. Bunun hem baz etkisi hem de program etkisi vardır. Piyasa beklentilerinin zaman içinde hedeflerimize yakınlaşacağına inanıyoruz.
Programın güçlü bir şekilde uygulanmasıyla önümüzdeki aylarda kredi notu artışlarının geleceğine inanıyoruz.”