Bahçeli net mesaj verdi: FETÖ günleri geçmiştir, gelecekleri varsa görecekleri de vardı

Tarih:

Bahçeli ifadelerinden öne çıkanlar şunlar; Değerli Dostlarım, Saygıdeğer Konuklar, Basınımızın Kıymetli Temsilcileri, Haftalık düzenli Grup Meclisi toplantımıza hoş geldiniz. Sizi selamlıyor ve başarılı bir hafta geçirmenizi diliyorum.

Bugünkü toplantımızı, hem ülkemizden hem de yurtdışından izleyen tüm vatandaşlarımıza ve coğrafyamızdaki birlik ve beraberlik mücadelesi veren kardeşlerimize en içten selamlarımı iletiyor, minnettarlığımı sunuyorum. Geçtiğimiz hafta Antalya’da yaşanan aşırı yağışlardan dolayı zarar gören vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum.

ERZİNCAN’DA MADEN OCAĞI TOPLUMLARININ KAYMASI

13 Şubat 2024 Salı günü, Erzincan’ın İliç ilçesi Çöpler Köyü’nde, 2010 Aralık ayından beri altın üretimi yapılan bir maden sahasından çıkarılan ve istiflenen toprağın kayması sonucunda halkımızı derin bir üzüntüye boğan bir felaket yaşandı.

Milyonlarca metreküp toprak kütlesi, 200 metrelik yamaçtan adeta bir sel gibi vadilere akarak geniş bir alana yayıldı. Ne yazık ki, 9 maden işçisi toprak altında kaldı. Toprak kaymasının hemen ardından kriz masası oluşturuldu ve devletimiz tüm imkanlarıyla olaya müdahale etti. İlgili bakanlar ve bürokratlar, kısa sürede maden sahasına giderek arama-kurtarma çalışmalarına katıldı.

BÖLGEDE TOPRAK KAYMA TEHLİKESİ

Bir haftadır AFAD ekipleri ve gönüllü yardım kuruluşları, bölgedeki çalışmalarını büyük bir fedakarlıkla sürdürmektedir. İşçilere ulaşmak ve onları kurtarmak için maden alanında biriken dev toprak kütlesinin tahliye ve temizliği titizlikle devam etmektedir. Ancak heyelan bölgesinde hala riskli alanlar bulunmaktadır ve bu durum, arama kurtarma ekiplerinin çalışmalarını zorlaştırmakta ve aksatmaktadır. Üstelik, bölgenin yağışlar nedeniyle çamur ve balçıkla kaplanması, araştırmaların metal dedektörleriyle yapılmasını gerektirmektedir.

Kayaçlardan altın cevheri çıkarıldıktan sonra, siyanürle ayrıştırılan ve ardından suyla arındırılan siyanürlü atıkların tekrar kullanılmasını sağlamak için zor şartlarda çalışan işçilerimizin hayata döndürülmesi en büyük arzumuzdur. Üzgünüz ama umudumuzu kaybetmiyoruz.

Allah’tan başka güç yoktur. Umudumuzu canlı tutarak bölgeden gelecek iyi haberlere odaklanıyoruz. Çöpler Maden Sahası’ndaki toprak kaymasını duyar duymaz, Genel Başkan Yardımcımız ve Erzurum Milletvekilimiz Prof.Dr. Kamil Aydın liderliğinde bir heyeti bölgeye gönderdik. Heyetimiz, olay yerinde incelemelerde bulunarak arama-kurtarma çalışmalarını destekledi ve tespitlerini raporladı.

MECLİS’TE KOMİSYON OLUŞTURULMASINA DESTEK

Milliyetçi Hareket Partisi olarak, Çöpler Maden Sahası’ndaki gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Herhangi bir sorumluluğu yerine getirmeye hazırız. 14 Şubat 2024 Çarşamba günü Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin bu konuya müdahale etmesini destekliyoruz. Erzincan’ın İliç ilçesindeki kaza hakkında detaylı bir araştırma yapılması ve benzer olayların önlenmesi için Meclis Araştırma Komisyonu’nun kurulması kararını doğru buluyoruz.

“HERKES SORUMLULUĞUNU ALSIN”

Bu altın madeni faciasının tüm yönleriyle incelenmesini ve herkesin görüşlerinin alınmasını önemsiyoruz. Çevrecilerin, maden uzmanlarının ve siyasetçilerin kamuoyuna yansıyan iddialarını dinlemek, Meclis Araştırma Komisyonu aracılığıyla doğru bir adım olacaktır. Herkesin gerçekleri açıklamasını bekliyoruz.

SİYANÜR İDDİALARI

Ülkemizi endişelendiren, halkımıza korku salan ve bölge insanını istismar eden herkesin görüşlerine başvurulmalıdır. Bazıları, siyanür atıklarının Sabırlı Deresi’ne karıştığını ve bu atıkların yağmur sularıyla Fırat Nehri’ni kirlettiğini iddia ederken, bunun kanıtlanması gerekmektedir. Bu tür iddiaları olan kişiler, bu iddiaları kanıtlamakla yükümlüdürler. Ayrıca, bölgede yapılan açıklamalara rağmen hala dedikodu yaymak ve endişeleri artırmak doğru değildir.

“LÜTFİ FİKRİ BEYLERİN NESLİ TÜKENMEMİŞTİR”

Sayın Milletvekilleri, 1911-1912 yıllarında Trablusgarp Savaşı devam ederken iç siyasi tartışmalar ülkenin çıkarlarına zarar verecek şekilde yoğundu. Askerlerimiz cephede savaşırken, siyasi bozguncular kendi çıkarlarını düşünerek hiç durmuyorlardı. Vatan topraklarının kaybı onların umurunda değildi. İkinci Meşrutiyet döneminde Osmanlı Mebusan Meclisi Reisliği görevini üstlenen Merhum Halil Menteşe, hatıralarında Hürriyet ve İtilaf Fırkası’nın kurucularından Lütfi Fikri Bey ile aralarında geçen bir konuşmayı şöyle anlatmıştı:

“Benim sevgili Lütfi Fikri Bey’e sormuştum: ‘Sen Avrupa’da eğitim aldın. Özgürlük sınırlarını takdir edersin. Düşman vatan sınırlarını bombalarken milli dayanışmayı bozmaya, iç huzuru zayıflatmaya nasıl çalışıyorsun?’ Maalesef, aldığım cevap şuydu: Sevgili dostum, bu bir fırsat, sizi devirmek için kaçırılmaması gereken bir fırsat.”

Merhum Necip Fazıl Kısakürek’in bir sözü Meşrutiyet ve Cumhuriyet dönemindeki muhalefetin tutumunu özetler: “Bizim muhalefetimiz iktidarı düşürmek istiyorsa vatanı bile feda edebilir.”

Lütfi Fikri Beylerin nesli tükenmemiştir. İktidara değil, ülkesine muhalefet edenler siyasetin konusu olmaktan ziyade emperyalizmin kuklasıdır. Bildiğiniz gibi, 93 Harbi sırasında Nene Hatun 3 aylık bebeğini geride bırakarak cepheye katılmıştı.

“Çocuğun çok küçük, geri dön” dediklerinde, Nene Hatun’un yanıtı tarihe geçmiştir: “Bebeğim annesiz büyür de vatanızı savunmaksızın büyüyemez.”

“TÜRKİYE ESKİ TÜRKİYE DEĞİLDİR”

Nene Hatun’un cesareti ve ferasetinin izlerini muhalefet partilerinde göremezsiniz.

Vatan olmadan siyaset anlamsızdır. Şahsiyetli siyasetle şahsiyetli insan birbirine bağlıdır. Zihniyeti kirli, kalpleri kararmış, siyasetleri yetersiz ve kimlikleri belirsiz olanların ne millete ne de ülkeye bir faydası dokunmaz. Türkiye eski Türkiye değildir. Tarih boyunca birçok şey değişmiştir.

“ÖZGÜR BEYİN İRADE VE SİYASETİNİN ŞİFRELERİ DEM’İN ELİNE GEÇMİŞTİR”

Ya muhalefet değişecek ya da millet bu ciddiyetsiz muhalefeti reddedecektir. Muhalefet partilerinin Türkiye’nin egemenlik haklarına ve güvenliğine zarar vermesi, hatta terör örgütleriyle işbirliği yapması, ülkenin ve milletin çıkarlarına zarar veren utanç verici bir siyasettir.

CHP sadece kendi içinde kavga etmekle kalmıyor, Türk milletiyle de sorunludur. CHP’nin yerel yönetimlerdeki etkisizliği, milli bir görev olan ıslah edilmesi gerekmektedir. DEM’lenmiş CHP’nin milli ve manevi değerleri kaybolmuştur. DEM Parti, artık CHP’nin karar alma süreçlerine kadar nüfuz etmiş, kimin aday olacağına karar veren bir konuma gelmiştir.

Esenyurt’tan Kadıköy’e ve Mersin’in bazı ilçelerine kadar olan gerçeklik, DEM’lenmiş CHP’nin gerçek yüzünü ortaya çıkarmıştır. CHP ile DEM arasındaki ayrım zorlaşmıştır. Özgür Beyin iradesi ve siyaseti DEM’in kontrolü altındadır. Belli olan kuklalar ve kuklacılardır.

“BU ZİLLETE AZİZ MİLLETİMİZ MÜSTAHAK DEĞİLDİR VE OLMAYACAKTIR”

31 Mart’ta Türkiye’yi DEM’lemeye çalışanlara Türk milleti izin vermeyecek, hoşgörü göstermeyecektir. Cumhur hepimizindir. Atatürk’ün adını hiçe sayan, ecdadımıza hakaret edenleri Türk milleti affetmeyecektir. Bu zillete Türk milleti layık değildir ve olmayacaktır.

“CHP, DEM’LENMEKLE EKSENİNDEN KAYMIŞTIR”

Sadece oy almak için milli varlığımızı tehlikeye atmak ve etnik ayrımcılığı desteklemek düşmanca bir siyasettir. CHP, DEM’lenerek asıl değerlerinden uzaklaşmıştır. CHP, dengesiz bir siyasetin pençesinde çürümeye devam etmektedir. DEM’lenmiş CHP’nin kusurlu siyasetine son verme zamanı gelmiştir.

“ÖZGÜR BEYİN İRADE VE SİYASETİNİN ŞİFRELERİ DEM’İN ELİNE GEÇMİ

ŞTİR”

Eğer gelecekleri varsa, onların da gelecekleri vardır.

“KUYUDA YUSUF DEĞİL, KUYRUĞU KESİLEN YILAN VARDI, BU DEFA KAFASINI KOPARMAK DA BİZİM İÇİN AND OLSUN ŞEREF VE NAMUS BAHSİDİR”

Eğer tekrar gelirlerse, onlara kendi kabirlerini hazırlamalarını tavsiye ediyorum. Çünkü onların yatacakları yer sadece mezardır ve hesapları Allah’a aittir. Müslüman iki kez aynı hileye düşmez.

“GELECEKLERİ VARSA GÖRECEKLERİ DE VARDIR”

Eğer yeniden gelmek isterlerse, karşılarında mücadeleci bir Türkiye bulacaklardır. Milletimiz, meydanlarda mücadele etmeye hazırdır. Yargı reformunun adaleti güçlendireceğine ve adalet hizmetlerini daha etkin hale getireceğine inanıyoruz.

Bu sözlerle konuşmamı sonlandırıyor ve hepinize saygılar sunuyorum. Sağ olun, var olun, Allah’a emanet olun.

Cuakay Akademi
Cuakay Akademi
Biz, düşünce dünyasında önemli bir yer edinmiş Türkiye ve dünya genelindeki ilişkileri derinlemesine inceleyen bir düşünce kuruluşuyuz. Amacımız, Think tank yapısıyla uzmanlık alanlarımıza özgü özgün makaleler ve içerikler üreterek bilgiye katkıda bulunmaktır. Ancak bizim için sadece yazı yazmakla sınırlı değil, aynı zamanda farklı yeteneklere sahip bireyleri bünyemizde görmekten mutluluk duyarız.
guest

0 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments

Gönderiyi paylaş:

Abone ol

spot_imgspot_img

Popüler

Benzer Konular
Benzer Konular

Netanyahu’nun Ziyaretinin Ardından Macaristan’dan UCM’ye Rest: Çekilme Süreci Başlatılıyor

Macaristan hükümeti, Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne (UCM) taraf olma statüsünden...

Ankara’dan İsrail’e Sert Mesaj: “Yayılmacı Gündeminizi Türkiye’ye Saldırarak Gizleyemezsiniz”

Dışişleri Bakanlığı, İsrail hükümetinde görevli bazı bakanların Türkiye’yi hedef...

Fidan, Brüksel’de Yoğun Temaslarda: NATO Zirvesinde Kritik Görüşmeler

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı için...

Ankara’dan Orta Asya’daki Sınır Uzlaşısına Destek Mesajı

Türkiye, Kırgızistan, Tacikistan ve Özbekistan’ın sınırlarının kesiştiği noktaya ilişkin...
error: Content is protected !!