Avrupa Birliği (AB), Arnavutluk ile üyelik sürecinde önemli bir eşiği geride bırakarak, katılım müzakereleri kapsamında ilk fasıl kümesini açtığını duyurdu. Lüksemburg’da düzenlenen 2’nci Katılım Konferansı sonrasında yapılan ortak basın toplantısında, AB Dönem Başkanı Macaristan’ın Dışişleri ve Ticaret Bakanı Peter Szijjarto, AB Komisyonu Komşuluk ve Genişlemeden Sorumlu Üyesi Oliver Varhelyi ve Arnavutluk Başbakanı Edi Rama bir araya geldi.
“Tarihi Nitelikte Bir Adım”
AB Dönem Başkanı Peter Szijjarto, “Arnavutluk ile fasılların ilk müzakere kümesini açmış olmamız, Arnavutluk’un mümkün olan en kısa sürede Avrupa Birliği’ne katılmasını sağlamak üzere katılım müzakerelerinin başlatılmış olması göz önünde bulundurulduğunda, kesinlikle tarihi niteliktedir” ifadelerini kullandı. Szijjarto, AB’nin rekabet gücünü kaybettiğini ve küresel siyasette ağırlığını yitirdiğini belirterek, Batı Balkanlar’ın bir an önce Birliğe dahil edilmesi gerektiğini vurguladı.
“Genişleme Konusunda İkiyüzlülük Var”
Macar Bakan, bazı üye ülkelerin genişlemeye karşı “bahaneler aradığını” söyleyerek, “AB’de ikiyüzlülüğün zirvede olduğu bir alan saymam gerekirse, bu kesinlikle genişlemedir. Maalesef herkes açıktan ve kapalı kapılar ardında aynı şeyi söylemiyor” diyerek eleştiride bulundu.
Arnavutluk Başbakanı Rama: “AB’ye Bir Adım Daha Yaklaştık”
Arnavutluk Başbakanı Edi Rama ise ülkesini AB üyeliğine “bir adım daha yaklaştıran” karardan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Rama, “Bugün şüphesiz Arnavut halkı için olduğu kadar AB için de tarihi öneme sahip önemli bir gün” dedi.
Arnavutluk’un AB Yolculuğu
Arnavutluk, AB üyeliği için resmi başvurusunu 2009’da yaptı ve 2014’te aday statüsü aldı. Katılım müzakereleri ise Temmuz 2022’de resmen başladı. Şimdi açılan fasıl kümesi, yargı ve temel haklar, adalet, özgürlük ve güvenlik gibi kritik alanları kapsıyor. Bu konulardaki ilerleme, sürecin genel hızını belirleyecek.
“Sürecin Hızlanması AB’nin Lehine”
Uzmanlar, Arnavutluk’un AB üyeliğinin sadece ülke için değil, Birliğin stratejik çıkarları için de önemli olduğunu belirtiyor. AB’nin küresel rekabet gücünü artırmak ve Batı Balkanlar’da istikrarı sağlamak adına sürecin hızlandırılması gerektiği vurgulanıyor.